Kavalımın Sesindeki Büyü Ağrı'nın doruklarından ovalara şehirlere Ağrının ak doruklarından ta yüceliklerinden yaylaklara ovalara maviliklere şehre metropollere uzanan nice sırrı kulaklara ufuklara vurur aşkere eder.
Kavalımın Sesindeki Büyü; köyden başlayan yola çıkan masalımızı yol iz uğramaz uzaklara ta uzaklara ulaştırır.
Kavalımın Sesindeki Büyü Mirzê Mehemed'in sönmeyen yürek ateşini bükülmez bileğinin akıbetini hikâyesini dillendirir.
Kavalımın Sesindeki Büyü Şirazlı Saadi'nin Tiryakisi olan Kürdi "Babam"ın hep yanı başında elinin altında tuttuğu kitaplar... Gülistan Butsan ve edebiyat sevdasını heyecanını sunar.
Kavalımın Sesindeki Büyü; ovaya yayılmış köylerden serin yaylalara doğru yolculuk göç / koç hazırlıkları var. Martta Newroz sıralarında kuzlamış koyunları ile şenlenen özlenen zozanların sevdasını iletir.
Kavalımın Sesindeki Büyü; Ermeni Kirveler; solan renklerimizin yokluğundaki hüznünü inletir.
Kavalımın Sesindeki Büyü; Sevgili çocuklara anlatılan binlerce yılın binlerce deneyimin sonucu doğrulanmış yaşamın imbiğinden süzülüp bizlere kadar akıp gelen öğütleri sıralar.
Kavalımın Sesindeki Büyü; size susturulan sağırlaştırılan dilimizden Erivan'dan gelen konuşmaların heyecanını; üzerine patiskadan bir bez örtülmüş. Bezin kenarları renklerle nakışlı. Nakışlanan meleki tavustur bir güldür bazen kimi zaman bir saç örgüsü motifidir bir çiçekli daldır ya da başka nakıştır şeydir kulaklardan sızdırılan bir "yasak"lı sestir. Erîwan Radyosu söyleyip dururken; gittikçe yaşamımızda daha bir sıcaklık daha bir derinlik ve anlam kazanan dilimiz nefesimiz sözümüz müziğimizin yaratığı tililidir.