Yazar çalışmalarında en çok; Namık Kemal ve Victor Hugo'nun etkisinde kalır. Abdülhak Hamid'e hayrandır. Özellikle Hugo'nun romantik hümanistliğinden etkilenerek çevresinin insanlarına ve konularına bakar.
İkinci Tanzimat kuşağının Servet-i Fünûn'a bağ olan yakınlıklarında özetlenebilecek olan Samipaşazade Sezai Çamlıca ve Adalar tasvirlerine ağırlık veren hikâye ve roman dekoru içinde acınası kederlere şefkatle eğilir ve gözlemden yola çıktığı konularda gerçekçi yönteme yaklaşır. Hikâye ve roman kahramanlarına duygusal yakınlıklar besleyerek onlara acıdığını belli eden sözler söyleyerek ele aldığı konuyu kendi düşüncesine göre sonuçlandıran ana fikri açıkça belirleyerek anlatımda süse ve gösterişe önem vererek betimlemelerde aşırıya kaçarak ara sıra yerli yersiz açıklamalar yapıp bilgi vererek dengesiz bir roman yapısını sürdürür. Bu özellikleriyle romantizmle realizmin bocalama noktasında görünür.
Sergüzeşt'te özgürlük ve tutsaklık konuları işlendiğinden siyasal iktidarın baskısına uğrayan ilk romanlardan biridir.