Yarına dair umutları güçlü tutmanın en güzel yöntemidir aşk ve bu açıdan bakıldığında aşk aslında yarına dair umuttan başka bir şey de değildir aslında.
İkili ilişkilerde işleyen süreç daha çok "an"dan ibaret olmamakla birlikte insanın gerçek yaşamı içeren keskin duyguları ve algıları hayatın "an"larından çok ziyan edilen zamanlarıyla ölçülmekte ve "an"lar genellikle geçmişe ve geleceğe kurban edilmektedir.
Geçmişin paha biçilmez değeri ve geleceğin akıl almaz esrarı kaçan bu "an"ların mezarlıkları gibidir ve insana dair duyguları insandan koparan uzaklaştıran bir sürecin en hastalıklı biçimleridir.
Fecrin Nur Öngören bu kitabında; geçmişten kopmadan gelecekten umut kesmeden "an"ın değerini vurgulayarak aşkın yarına dair umutlardan da çok yaşanan "an"la biçimlenen bir olgu olduğunu anlatıyor.