Dünya iletişim çağını yaşıyor. Artık gelişen teknoloji hayatımızın her safhasına nüfuz etmiş durumda ve bu hızlı nüfuz beraberinde yoğun bir kültürel yozlaşma ve kirlilik getirmektedir.
Teknolojik kirliliğin en yaygın yaşandığı alanların başında bilgisayarlardan sonra şüphesiz ki cep telefonları yer almaktadır. İnsanlarımız ve özellikle de gençliğimiz bu hususta ciddi bir etki altındadır. Cep telefonlarının yaygınlaşması ile başta mektup olmak üzere birçok haberleşme metodunun da neredeyse sona erdiği söylenebilir. Artık onlarca yıl ve belki de bir ömür defter ve kitap aralarında saklanan aşk sevgi ve hasretlik ifade eden mektuplar da böylece yok olmaktan kurtulamamışlardır. Bunların yerini "Kısa Mesaj" (SMS) olarak adlandırılan ve amacına ulaştıktan sonra cihazların hafızasından silinen yeni yazışma şekillerinin aldığı gözlemlenmektedir. Mesaj kullanımı o kadar yaygınlaştı ki evde sokakta araçta otururken yürürken yani günlük hayatın her anında birilerine bir şeyler yazma telaşında olan yüzlerce insan görebilirsiniz artık.
Bu yazışma sisteminin insanlar arasındaki iletişimi hızlandırması gibi yararlan olduğu kadar dil ve kültür anlamında zararları da olmaya başladığı tartışılmakta ve bir takım endişeler yüksek seslerle dile getirilmeye başlanmıştır. Dilimizin kullanımı ile ilgili sıkıntılar yaşadığımız bir dönemde hızla yaygınlaşmakta olan bu "mesaj kültürü" sıkıntıların daha da artmasına sebep olmuştur. Özellikle gençleri cep mesajlarında kullandıkları dili günlük konuşma dilinde de kullanmaya başlaması ile birlikte dilimizin bozulması hızlanmaya başlamış ve beraberinde kültürel yozlaşmanın da artması kaçınılmaz olmuştur.
"Popüler kültür" olarak da adlandırılan bu yapı duygu ve samimiyet olmayan birçok unsuru da içinde barındırmaktadır. Büyük ölçüde yapay ve ruhsuzdur. Özellikle gençlerimiz en yüce duygulardan biri olan "aşk ve sevgi"ye dair hislerini bile artık uydurma cümleler ve kalıplaşmış sözler ile ifade etmektedirler. Fuzuli'nin "aşk imiş her ne var alemde ilm bir kül-i kal imiş" mısraları ve benzer bir çok şiir ile insanı anlamlandıran benzer duygular "popüler kültürün" içerisinde neredeyse anlamını yitirecek bir hale gelmiştir.