Bu satırları okuyabiliyorsanız muhtemelen Türkiye Cumhuriyeti topraklarında doğdunuz. Bu da demektir ki Türkçe konuşarak büyüdünüz; kuru fasulye dolma ezo gelin çorbayla beslendiniz; öğretmene derdinizi anlatırken ayağa kalkıp "hocam" diyerek başladınız. Tatilde Ege veya Akdeniz sahillerinin yolunu tuttunuz; her gün ezan sesleri duydunuz; devletin mantıksız icraatlarına bazen sinirlenip bazen güldünüz. Kısacası başka hiçbir yerde tecrübe edemeyeceğiniz deneyimlerle dolu bir ömür geçirdiniz.
Peki bunları yaşarken neler hissetiniz? Hiç "Fırsatım olsa durmam buralarda" dediğiniz oldu mu? Yoksa "Cennet bu memleket" diye mi düşündünüz? Daha da önemlisi gıpta veya lanet ettiğiniz uzak diyarlarda insanlar nasıl yaşıyor biliyor musunuz? Amerika'da orta gelirli bir aile aksam sofraya ne getirir; Fransa'da hapse düşen bir insanın başına neler gelir; Pazar günü kiliseye giden bir İtalyanın deneyimleri Cuma namazı için camiye giden bir Türke kıyasla nasıl farklılık gösterir arastırdınız mı? Çocuğunuz ÖSS'ye hazırlanırken İngiltere'deki bir lise öğrencisi nasıl bir imtihandan geçer; Türkçe ile mi yoksa Almanca veya İsveççe ile mi kendinizi daha etkin şekilde ifade edebilirsiniz hic merak ettiniz mi? Uzun lafın kısası bu memlekette doğmuş ve yaşıyor olmak acaba bir şans mıdır yoksa talihsizlik mıdır dersiniz?
Elinizdeki kitap bu sorulara cevap bulmak maksadıyla Türkiye'deki gündelik hayatı Amerika Batı Avrupa ve Japonya başta olmak üzere gelişmiş ülkelerle karşilaştırmakta ve somut verilere dayanrak sözkonusu memleketlerdeki insanların nasıl yaşadığı hakkında size daha iyi bir fikir vermeyi amaçlamaktadır. Akademik ölçütler yerine uzaklardaki hayatlardan gerçek birer kesit sunan bu eseri okuduktan sonra bakalım Türkiye hakkındaki fikriniz değişecek mi...