Özellikle hüznü seven ve hüzünlerinden de usareler toplayan bir bal böceği gibisiniz. Bütün edebî şahsiyetinizi ören hüzün hazan ve sonbahar temaları varlığı sorgulayan ruhunuzda bu defa da yeni kapılar açmış... Mısralarda baharda canlanıp coşan varlık hazan mevsiminde vaktini tamamlamış ara arınmış ve durulmuş olarak karşımıza çıkıyor. Şiirlerinizde hazan bir yok oluşu değil küllerinden yeniden doğuşu ve ebedîliği telkin ediyor. Hayatın ciddî bir muhasebesi gibi...
Pervin Çapan
Ali Çapan hayatı yaşamayı; bu dünyayı dolduran çiçekleri tabiatı sever ve sevmektedir. Nitekim kitaptaki metinlerde sık sık "bahar"la (İlkbaharın Gelişine Gzel Kırk İkindi Yağmurları İçin Gazel Bahar Karşılaması vb.) karşılaşırız. Çünkü daha dünyada gezip görülecek nice yerler koklanacak nice çiçekler parka oyuna götürülecek nice torunlar aşka dair yazılacak nice şiirler yaşanacak nice güzel günler vardır. Öte tarafta ise "hep aklında" olan ölün. Kısacası bu dünyada hayat baharla sonbahar arasında salınıp duran bir "salıncak"tan başka bir şey değildir.
İsmail Çetişli
"Hüzünname"de beni sarsan okşayan canlandıran üzen ve yücelten şiirler var. Çınarlı'dan feyiz almış olmanız güzel.
Talat S. Halman