Kurumsallaşma toplumsal kesimlerin belli ilkeler ve değerler üzerinde anlaşılmasını sağlayarak toplumlara siyasal ve ekonomik işleyişi ve süreci tanımlanmış prensiplere baplamada yardımcı olur. Toplumlar kurumsallaşma yoluyla ekonomik ve siyasal yaşamlarını ilgili aktörlerin liderlerin insiyatifine bağlı olmaktan çıkarırlar. Dolayısıyla kurumsallaşmanın gelişmesine paralel olarak keyfilik asgari düzeye iner.
Ülkemizin ne yazık ki önemli sorunlarından biri bu. Lider kültürünü içselleştirmiş bir toplum olarak siyasal ve ekonomik süreçleri liderlerden ve aktörlerden bağımsızlaştırma konusunda zorluklar yaşamaktayız. Bu kültürün bir sonucu olarak siyasal mekanizmalarda liderlik sultanlığa dönüşebilmektedir.
"Türkiye'nin Kurumsallaşma Dereceleri" adlı çalışmasıyla Mustafa Şeref Akın önemli bir konuya el almaktadır. Bu çalışma sadece Türkiye'nin kurumsallaşma konusundaki performansını ortaya koymakla sınırlı kalmıyor aynı zamanda kavramın başarılı bir analizini yapmakta ve değişik ülkelerden örnekleri gözler önüne sererek ülkemizin performansını bu anlamda daha anlaşılır hale getirmektedir. Türkiye'nin Kurumsallaşma Dercesi akademik ve entellektüel literatürde büyük bir boşluğu dolduracak bir çalışma. Bu yönüyle çok önemli bir katkı sunduğumu düşünüyorum.
Prof. Dr. Ömer Çaha
İktisat ve İdari Bilimler Dekanı
Fatih Üniversitesi