Bu kitabın "ne" olduğunu; diyesim ne kitabı olduğunu bana sormayın. Bu sorunu en iyi gene okur çözecektir. Buna güvenliyim. Ne var ki büsbütün de olaya sırt dönme durumunda değilim doğal... Öyleyse bir iki ipucu verebilirim elimden geldiğince...
Şöyle diyeyim: Bundan 10 yıl kadar önce adının başında "Türk" sözcüğü de bulunan bir kurumun yetkilisi çok sevdiğim iki arkadaşım bir "bolık (Far. kent) düşünçizi"m (Fr. karikatür) üstünde "Türk Kültürü Kırk Katır mı Kırk Satır mı? " anlatımındaki "Türk" sözcüğünden dolayı tüm o başlığı baskıdan çıkarma önerisiyle bana gelmeselerdi... Ben gene de bu kitabı yazar mıydım? Evet yazardım. Neden? Binlerce binlerce neden içinde Beşiktaş'a her inişimde sol yanımda bana bir de Barbaros'un bulvarına sırıtıp duran; ama yerinden sökmek için bir nenler yapamadığım "Döner chi" dükkân adını gözüme sokan dükkâncı yurttaş da buna neden olurdu kuşku yok. Ya da en yakınlarımın bile yanımdan ayrılırken "sağlıcakla" diyecek yerde "Baay!.."lamaları türünden nedenler...