Kürtlerin Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olmalarının yanında bir de Kürt kimlikleri vardı. Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığını bir kenara bırakıp bu Kürt kimliklerini kendi birincil kimlikleri haline getirip ikinci bir milletin doğmasından korkuluyordu.
Böylece alınan kararla kurulacak devletin Türk ve Kürtlerin ortak devleti olması öngörüsü kendiliğinden oluşuyordu. Başından beri devletin kurucuları tarafından kabul görmeyen bu belirleme 1922 anayasasından çıkarıldı.
Devletin temel amacı etkinlik adına son bilimsel teknik ve yöntemler kullanılarak sınırları içindeki nüfusun idari amacı uğruna egemen üst kimlikte toplayarak türdeş hale getirmektir. Diğer yandan bir yerde henüz siyasi üst yapısını oluşturmamış olan Kürtleri toplumsal bir bütünleşmeyi sağlayacak bir siyasi yapılanma içine almaktır. bu bir asimilasyondur.