"... Bu görüşler hakkında hüsn-ü zan besleyen kimselere yahut bunlar hakkında hüsn-ü zan besleyip sonunda dalalete düşeceğinden korkulan kimselere bunların anlamlarını açıklamak ve ne demeye geldiğini ortaya koymak icap eder. Çünkü bunların müslümanlara zrarı; zehir olduklarını bilmeden yedikleri zehirlerin zararından hırsız ve hain olduklarını bilmedikleri hırsızların ve hainlerin zararından daha büyüktür. Çünkü böylelerinin verebilecekleri en ileri zarar insanın ölmesi yahut malının gitmesidir. Bu dünyevi bir müsibettir ve müsibete uğrayan kimsenin ahirette rahmete kavuşmasına sebep de olabilir. Ama bunlar insanlara küfür ve inkar şarabını Allah'ın peygamberinin ve velilerinin kaplarında kaselerinde sunuyorlar. Kendileri içten içe Allah'a ve rasulüne karşı savaş açan kimseler oldukları halde Allah yolundaki mücahidlerin kılığına bürünüyorlar. Kafir ve münafıkların sözlerini Allah'ın gerçek velilerinin lafızlarının kalıbı içerisinde sunuyorlar. Böylelikle kişi onlarla birlikte Allah'ın velisi bir mümin olmak üzere yola girer; ama sonunda Allah'a düşman bir münafık olup çıkar."
Şeyhu'l-İslam İbn Teymiyye