Papalık konusunda bilgi yerine kullanılan o kadar çok kalıp yargı ve spekülasyon söz konusudur ki bunlar çoğunlukla birbiriyle de çelişir. Bir taraftan dünyanın sekülerleştiğinden dinin artık toplumsal hayatta önemli bir rolü kalmadığından bahsedilir; fakat diğer taraftan Avrupa siyasetine yön veren ve dünyadaki her önemli olayda parmağı bulunan komplo teorilerinin merkezinde bir Vatikan tasviri sunulur. Halbuki bu kurum belli bir dönemde ortaya çıkmış çeşitli tarihî süreçler içerisinde şekillenmiştir. Kilise sadece papa ve belli sayıda kardinalden oluşan bir kuruluş değildir; geçmişte de şimdi de dünya nüfusunun önemli bir kısmının sevgisine ve bağlılığına mazhar olmuştur. Bu kadar büyük bir bünye içerisinde elbette farklı eğilimler söz konusudur. Tarihte de günümüzde de tek bir Kilise yoktur. Papalık Kilise ve Vatikan çoğu kez birbiri yerine kullanılıyorsa da bunlar aynı şeyler değildir. İşte bu çalışmanın temel amacı; komplo teorilerini ve tekrarlanan ezberleri bir kenara bırakarak konuyu olabildiğince tarafsız bir bakış açısıyla ve tarihsel verilere dayanarak ele almak ve anlatmaktır. Bu eserde elbette çeşitli eleştiri ve yorumlara yer verilmektedir. Fakat gayemiz Papalığı ne düşman göstermek ne de onu savunmaktır. Sadece ulaşabildiğimiz veriler ışığında ve insaf ölçülerini aşmadan bu kurumu tarihsel ve dinî bağlamı içerisinde incelemektir.