sararan tenim soluk benzimle itiraf edeyim
ben aslında zenciyim
kumral bahçelerde siyah bi'şeyim
keskin saçlarıyla kayısı bahçelerinin
kokusunun boğulduğu köylerde babamın
şehre kaçarkenki düşlerinden biriyim
at arabasına yüklenmiş Taşdelen şişeleri
işporta tezgâhında terlik
kola bira kalıp kalıp buz
Eminönü Meydanı'nda bir adam
kahvelerde elli iki destesi
gibi kardın bu çocuklar üşüyor
büyüyor ceviz ağaçları akrabalar
akbabalar gibi dönüyor başında hiç çıkarmadığın kasketin
çakır gözlerin... her şeyi mavi mi görüyor?