• Seni doğuracağıma taş doğursaydım...
• Senin çocukların da aynısını sana yapsın inşallah...
• Hep babanın tarafını tut sen...
• Benim günahım neydi de...
• Bana anne deme!..
• Kanser ettiniz beni...
• Kızdım mı adım kızdı oluyor...
• Öleyim de kurtulun benden...
• Sen de kulağını buraya verme...
• Günyüzü göstermediniz bana...
• Kime çektin sen bilmem ki...
• Onu beni azarlarken düşünecektin...
• Seni alan üç gün sonra geri getirir...
• Yaptığın banaysa öğrendiğin sana...
• Sen dururken ben mi gideyim ekmek almaya...
• Seni dokuz ay karnımda taşıdım ben...
• Kimin çocuğuna gülüp kimin çocuğunu kınadıysam başıma geldi...
• Hep sen yüz veriyorsun buna...
• Sana da iyilik yaramıyor... vs...
Bu serzenişlere maruz kalmış...
Kola almak için para istediğinde; "ne kolası karpuz var dolapta" cevabını duymuş...
Hava kararmadan evde olması gereken...
Bereketi kaçıyor diye misafire hazırlanan sıcak köftelerin böreğin yanından kovulmuş...
Aynısından evde var veyahut dönüşte alırız yalanlarıyla kandırılmış...
"Patates o patates" denilerek her defasında kereviz yedirilmeye çalışılmış...
"Babası şuna bir şey de" ile sarı kart gösterilmiş...
Annesini ihmal etmiş üzmüş çocukların kitabıdır Meğer Annem Haklıymış...
Bir nevi toplu özürdür...
"Anneleri Anlama Kılavuzu"dur diğer yanıyla...
Ne ister anneler?..
Ne beklerler?..
Neyi niçin yaparlar?..
Hem anneye hem çocuğa geçmiş yıllarda kalan anıların toparlamasıdır zaman hızla akıp giderken...
Annesinin söylediklerinin doğruluğuyla tek tek karşılaşıp annesine hak veren çocukların kitabıdır Meğer Annem Haklıymış...