"Devrim sanat ve aşk... Üç yaratım alanı. Üçü de birbirini kapsıyor ama aşk diğer ikisinin ön koşulu belki de...
Aşksız insan silahsızdır. Silahı olsa da silahsızdır. Aşklı insan silahını sımsıkı tutar sevgilinin elini tutar gibi düşürmez yere. Silah silahtır kalemdir fırçadı eldir...
Sömürgeci sistemde sanat ve aşk azınlıktır. Devrim yığınlarla olur. Sanat ve aşk toplum oluşturucusu insanın bireyselliğiyle oluşturduğu yaratı alanları. Bu alanlar bireyselin toplumsala dönüşme alanlarıdır. Sanatçı ve aşık binlerce insanı yaşayandır.
Soğukta önce girip yatağı sevgili için ısıtan aşık; kışın dağda kendi nefesiyle ısınan insandır...
Aç uykusuz yorgun halde çalışmasını sürdüren sanatçı; ölüm oruçlarında direnen insandır...
Denilebilir ki devrim kendini en çok sanatın ve aşkın azınlıkta olduğu dönemlerde hissettirir.
Masallardaki perilerin sihirli değnekleri gibi sihirli sanılırken kapitalistlerin copları; devrim bunun tersinin kanıtıdır..."
- Aşkın Ayrancıoğlu