Henüz beş yaşındayken tüm ailesiyle birlikte Romanya'daki Transnistria toplama kampına götürülüyor Manea. İnsanlık tarihinin en büyük travmalarından biri olan İkinci Dünya Savaşı ve Yahudi soykırımı böylece yazarın tüm hayatına ve eserlerine damgasını vuruyor. Daha çok totaliter bir devlette gündelik yaşam ve sürgün üzerine yazıyor. İnsanların iç dünyalarına odaklanıyor ve yalnızlıklarını insan arayışlarını beklentilerini umutlarını anlatıyor.