O bir sevdanın peşinden koştu türkü gibi yaşamaktı muradı ama bahtına kara zindanlar düştü. Bir gün bile gam çekmedi kimsesizliğinden yalnızlığından.
Üzülmedi aranıp sorulmadığı için. Yüreği büyüktü gönlü kocamandı kınından çıkmış kılıç kadar keskindi gençliği...
İçindeki sevdanın sesine kulaklarını hiç tıkamadan yaşadı. Anadan babadan kardeşten yardan serden geçti ama içindeki sevdanın türküsünü söylemekten bıkmadı usanmadı. Kara zindan duvarları arasında taş masalara çelik kalemlerle yazılan günlerin hikayesidir bu kitapta dile getirilenler. İsteyen istediği gibi yorumlar sınar dener ya da kınar. Özgürlüğe yıllarca hasret çeken bir adamın onu sınırlamak adına söyleyebileceği hiçbir söz yoktur.