Eğitim sektöründe geniş bir deneyime sahip olan Öğretmen-Yazar Nuray Özbek elinizdeki bu kitapta yaşamla ve çocuklarla ilgili romanıyla karşınıza çıkıyor. Hem eğitsel niteliğiyle hem de akıcı diliyle çocuklar için oldukça güzel bir eser. Çocuklar bizim her şeyimiz... Aliye de bu uğurda çocuklara çok şey öğretecek ve roman şöyle başlayacak:
Sığındığı saçağın altında dalgın gözlerle etrafını izledi. Sicim gibi yağmur yağıyordu. Gökyüzü metal gri renkte her yanı sarmıştı. Buna bacalardan çıkan dumanlar da eklenince grilik ortalığı kaplamıştı. Binalar sis bulutlarının içerisinde kaybolmuş gibiydiler. Dışarıda koşar adım geçen insanların dışında hemen hemen kimsecikler yoktu. Üşüyen ellerini ovuşturdu. Soğuktan elleri kırmızıdan mora dönmüştü. Yerdeki poşetleri tutmak istedi. Parmakları poşeti tutamayacak kadar güçsüzleşmişti. Daha fazla tutamayacağını anlayınca poşetleri yere bıraktı. Ellerini ağzına götürerek ısıtmaya çalıştı. Parmaklarının arasından soba bacası gibi çıkıyordu nefesi. Soğuktan kızaran burnunu çekti. Yanakları ateşli bir hastalık geçirir gibi al al olmuştu. Çenesi isteği dışında titriyordu. Yağmur yüzünden ıslanan saçlarından damlalar süzülerek yere düşüyordu. Üzerindeki paltosuna biraz daha sarıldı. O zaman soğuğu iliklerine kadar hissetti. "Ne kadar soğuk bir hava" dedi. Gözlerinden akan yaşa engel olmak istedi ama başaramadı. Bacaklarından tarifi imkânsız bir sızı ayak parmaklarına doğru ilerliyordu. Buz kesen ayaklarını ayakkabılarının içinde hissetmiyordu. Ayaklarını hareket ettirmek istedi ama sanki yere çivilenmişçesine olduğu yerde kaldı....