"Okuduğum 'çok satışlı' birçok kitaptan daha duru ve başarılı bir anlatımı alttan alta işleyen güzel bir mizahı var Toprak Işık'ın."
Atilla Atalay
Toprak Işık üçüncü öykü kitabında yine mizah damarını işliyor. Onun öykülerinde harcıâlem 'komiklik' veya 'sululuk' ile has mizah edebiyatı arasındaki köklü ayrımı fark ediyor; 'iyi' mizahın 'iyi' edebiyat olduğunu hatırlıyorsunuz.
Gündelik hayatın olağanlığı içinde akıp giden ancak yakından bakınca tersten bakınca zekâyla bakınca görülen mizahın arkeolojisini yapıyor Toprak Işık. İnsan ilişkilerinin "özellikle aile 'muhabbetinin' ve 'kız/oğlan meseleleri'nin" tatlı teferruatına dalarken Türkçe edebiyatın pek fazla ilgilenmediği kendine mahsus dünyalara da eğiliyor. Örneğin elinizdeki kitaptaki uzun öykü "Asistan"da akademisyenlerin 'soylu' ve 'yüksek' ilgilerle basit dünyevî dertler arasında salınan dünyasında gezindiği gibi...
Toprak Işık'tan iyi mizahın iyi edebiyat olduğunu ve iyi edebiyatın da 'rahat' okunabileceğini hatırlatan bir yapıt...