Hakikatin yolunu ve yönünü şaşırdığı bir dehlizden sizi tutup çıkaran nedir? İmtiyazlı oluşunuz ya da yüreğinizi açık tutmanız mı? Yoksa herkesin de duyduğu halde dikkate almadığı çağrıyı daha doğrusu hayatın kendisini ciddiye almanız mı? Ki akranlarınızın çoktan hayatın hangamesine daldığı o ergenlik çağında gözlerinizi ufka dikerek ya da geceleri yıldızları çevreleyen o karanlığın gizeminden gelecek kurtarıcı bir çağrıyı beklerken beşki de dalmış olduğumuz uykudan sizi uyandıran bu ses kuşkusuz ki sadece size özgü olmasa bile sizin dikkatinizi ve beklentilerinizi cevaplandıran bir sesleniştir. Belki tüm kainatın terennüm ettiği bir fısıltıyı duyulmazlaştıran günün hayhuyları ya da kalbimizin körelmişliğinden rüyalardır bizi kurtaran; elbet daha da önemlisi yüreğin o çocuksu masumiyetini bir nebze olsun koruyor olması.