Televizyon ve şiddet konusu çeşitli boyutlarıyla çok uzun zamandır gerek kamuoyunun gerek araştırmacıların ve gerekse hükümetlerin gündeminde önemini korumaktadır. Ancak konuyla ilgili yine çok uzun zamandır kısır döngü içinde sıkışıp kalmışlık durumu bulunmaktadır. Bu kısır döngü konunun dört tarafı diyebileceğimiz halk araştırmacılar hükümetler ve televizyon endüstrisinin çeşitli nedenlerle konuya farklı açılardan yaklaşmaları ve dolayısıyla farklı çözümler getirmelerinden kaynaklanmaktadır.