Spinoza'nın Etika'sı modern etik karakteri çözümlemeye yönelik bir girişimdir usun özgürlüğün ve istencin terimlerinde ve "geometrik" tanıtlama yöntemi yoluyla. İnsanı kültürel geriliğin göreliliğin yerelliğin ve tarihselliğin ötesinde ele alarak onda ussal ve dolayısıyla özgür ve evrensel olanı insanın tam gelişmiş etik kişiliğini çıkarsamayı amaçlar. Törel yaşam bir özgür istenç sorunudur ve Spinoza için özgürlük ussallıktır. İnsanın etik-dışı karakteri bir bozulma değil ama yalnızca bir gerilik ve gelişmemişliktir ve etik gelişim özgürlüğün istencin gelişimidir.
Tarihsel kültürün gelişme içinde olması aynı zamanda gelişmemişliğinin göstergesidir. Gelişmemişlik gelişmenin öncülü ve sonlu kültürün yazgısı ortadan kalkmaktır. Kültür kendini değişime ve gelişime direnen tutucu karakterinin gücü yoluyla sürdürür. Ama insanlığın sonlu kültürel görüngüleri insanın özsel doğasına karşılık düşmez.
Spinoza'nın ussallığı giderek geometrik biçimi içinde bile olsa yalnızca kültürel yapıların geçiciliğini ve değersizliğini ortaya sermekle kalmaz ama yalancı felsefeler için saltık eleştirinin usun eleştirisinin bakış açısını da sunar. Spinoza'nın ussal düşünceye güveni anlaşıldığında kuşkucu-despotik Aydınlanmanın Spinoza'ya yaklaşımını duygudaş gösterme çabaları yakışıksız girişimlerdir. Ve tözü özdek olarak yorumlama girişimleri felsefeye yabancı ideolojiye ait hermeneutik gereksizliklerdir.