Müslüman Türk kadınının iffetinin timsali baş örtüsüne uzanan ellerin kırılmasıyla başlayan mücadelemizden bu yana yaklaşık elli küsur yıl geçti.
Ne kadar acıdır ki kadınımızın iffetinin timsali o kutsal örtü bugün gericiliğin en başta gelen alameti olarak gösterilmektedir.
Kendini İslam'a adamış İslam dışı en ufak bir davranışın dahi ruhunda fırtınalar koparttığı bu asil millet nasıl olmuş da zilletin bataklığına itilmiştir.
Hanımının ismini nüfus memuruna dahi söylemeyi edep dışı bulan dedelerin torunları şimdi "medeniyet" uğruna kardeşlerine neleri layık görüyor. Çıplaklıkta batıyı bile utandıracak hale gelmeyi medeniyetin getirdiği gelişmişlik sanacak bir gafletin içinde eriyip gidiyor.
Bu roman Müslüman Türk'ün içine düştüğü zihniyeti yenecek gücün kendilerinde var olduğunun ispatıdır.