Savaş edebiyatının usta kalemi Cihangir Akşit'ten soluk soluğa okunacak bir macera ve aşk romanı...
1950 yılında hükümetin aldığı kararla Ankara'da apar topar kurulan 5 bin kişilik bir Türk tugayı Kore'ye gönderildi. Her ne olduysa oldu 1. Türk
Tugayı kendisini ateşin tam ortasında buldu. Ve perişan halde geri çekilen müttefiklerine beklenmedik üç altın gün kazandırdı...
Savruluş Anadolu'dan İstanbul'a geldikten sonra hayatını Kurtuluş'ta üvey babasının yanında bakkal çırağı olarak geçiren; ancak hiç beklenmedik gelişmeler sonucunda kendini dünyanın öbür ucunda Kore'de bulan Cemil Şadi'nin dramatik öyküsüdür. Askere gitmeden görücü usulü evlendirilmiş ve çok az tanıdığı bu kıza âşık olmuştur delikanlı. Rütbeli ya da rütbesiz
tertemiz Anadolu delikanlılarından sadece biridir o. Zaman ya da mekân değişse de aslında bu öykü yüzyıllardır hiç değişmemektedir. Aşkın ve
hasretin sevincin ve hüznün yalnızlığın fedakârlığın özgüvenin inancın
cesaretin yaşama sevincinin insan sevgisinin ve insanın acımasız ders
almayan doğasının öyküsüdür.
Savaş edebiyatının usta kalemi Cihangir Akşit'ten Kore Savaşı günlerinde başlayıp İstanbul-Kore hattında geçen soluk soluğa okunacak uzun bir araştırmaya dayanan macera ve aşk romanı...