Mızrak Yayıncılık artık klasik haline gelen Aydın Üzerine Tezler dizisini yeniden yayımlıyor. İlk basımının üzerinden yaklaşık otuz yıl geçmiş olmasına rağmen hala ödünç alınıp okunan bu dizinin ikinci cildi isim ve konu endeksi eklenmiş haliyle okuyucunun karşısına çıkıyor.
Geniş halk kitlelerinin edilgenleştirildiği aydınların toptan kırımdan geçirildiği aydınlanma doktrininin yerini post-modernizm ile dinsel gericiliğin aldığı bir dönemde Aydın Üzerine Tezler büyük bir boşluğu doldurmayı amaçlıyor. Türk aydınını eyleminin ürünü olarak ele alan Tezler aydını aklıyla ve inatla mücadele eden kimse olarak tarif ediyor.
Bu ciltte Yalçın Küçük Mithat Paşa'nın Taif'te boğdurulmasını aydın tarihimiz bakımından bir dönüm noktası olarak değerlendiriyor; o zamana kadar iktidarda olan Türk aydınının bu
tarihten itibaren muhalefeti de üzerine aldğını belirtiyor.
Bugünlerde Yeni-Osmanlılık tartışmalarıyla gündeme gelen ikinci Abdülhamit'i genel kanının aksine modern bir yönetici olarak yazan Yalçın Küçük Abdülhamit'in kız çocuklarını eğitmek
konusunda çağdaş görüşlü okul ve hastane yapımına önem vermek konusunda da halkçı bir padişah olduğunu ortaya koyuyor. Bütün bu ileri yanlarına karşın baskıcı bir yönetim kuran Abdülhamit'in Türk aydını üzerindeki tahrip edici yanlarına işaret etmekten de geri kalmayan Küçük Hamidiye ıstibdadı'nda toplumsal meselelere ilgi duyan Türk aydınının giderek bireysel meselelere doğru kaydığını tespit ediyor.
Türk aydınına Aydıntürk adını veren Yalçın Küçük Türkçülüğün önemli ideologlarından Ziya Gökalp'i inceliyor. Gökalp'in getirdiği hars-medeniyet ayrımını eleştiren Küçük gericiliğin morfolojisini çıkartıyor.
Yol ayrımında olanlar tarihe bakarlar. Türkiye'nin bir iç savaştan geçtiği ve aydınını tükettiği bugünlerde Aydın Üzerine Tezler bu topraklarda yepyeni bafllangçlar için bir perspektif sunmayı hedefliyor.