Dalgalar sâhili duymakta bugün
Taş yürekler bile sevmekte bugün.
Ben deyim on siz deyin bin yıl için
Bahtımız kendini övmekte bugün.
İnsanın varlığı eşyaya sıcak
Burda birleştiği örnekte bugün.
Uçuşun kuşlarım artık uçuşun
Ki Kerem Aslı'yı görmekte bugün
Okşayın göklere ermiş başımı
Okşayın sevgili gerçekte bugün.
Tunalı ilgi alanlarının çeşitliliğine rağmen kendisini önce şair kabul eder. Şiirin az bulunur bir cevher olduğu inancıyla yazı
hayatında az şiir yayımlamıştır. Diğer yazı türlerinde ciltler dolduracak eserler verse de şiirin saltanatını sarsacak bir zevk değişikliğini dillendirmez.
Bir defa daha kendi tecrübelerimle bildim ki; şiir volkanik bir kütle gibi gizlendiği rûhu zorluyor. Bu kütlenin gün gelip
kabuğunu çatlatması mukadderdir. Ne büyük bir kuvvet ki karşısında bir mukâvemet cephesi oluşturulamıyor. Şâir bunu anlamasa da sürüklenip gidiyor. Âdetâ insan rûhunu bilinmez köşelerinden birinde şiir söyleme cevheri uyukluyor.
Bir kıvılcım ateşlemeye yetiyor. Bunu kimseye anlatamıyorsunuz; çünkü yanan sizsiniz. Hiç böylesi bir yangına düşmemiş insanlara nasıl "Yandım!" diyebilirsiniz? Nasıl anlatır nasıl duyurursunuz?