Her alanda olduğu gibi bu çok önemli alanda da çarpışan iki ayrı eğilim taban tabana zıt iki ayrı tavırla karşı karşıyayız. Bir yandan kapitalist sistemi ve sınıf işbirliğini kabul eden sendikal hareketin proleteryanın ve milli ve sosyal kurtuluş için genel siyasal hareketinden ayrı tutulmasını ve tecrit edilmesini sendikal harketin günün büyük sorunlarının çözümüne karışmamasını reformcu bir sosyal hareket olarak kalmasını ve acil ekonomik talepler için mücadele etmekle yetinmesini burjuva sisteminin yasallığı çerçevesinde burjuvaziye boyun eğmesini ve de kapitalist sistemin bir parçası bileşke haline gelmesini isteyen oportünist reformcu ve revizyonist çizgi. Diğer yanda sendikal hareketin kapitalist sömürüye karşı bir direniş ve örgütlenme merkezi işçi sınıfının kesin kurtuluşu için bir kaldıraç ve proletaryanın sınıf mücadelesi okulu genel devrimci cephenin bir bölümü kapitalist sömürünün ortadan kaldırılması burjuvazinin bozguna uğratılması ve işçi sınıfının zaferi için mücadelede önemli bir güç haline gelmesini isteyen antiemperyalist ve devrimci sınıf çizgisi.