Tasavvufî düşüncenin sistemleşmesine önderlik eden mutasavvıfların çoğu III./IX. asırda yaşamışlardır. Onların geliştirdikleri fikirler ve kaleme aldıkları eserler sayesinde tasavvuf basit bir zühd hareketi olmaktan çıkıp temel dinî disiplinler arasındaki yerini almıştır. Bu asırda yaşayan Hâris Muhasibî Cüneyd-i Bağdâdî Hallâc-ı Mansûr ve Hakîm Tirmizî gibi tasavvufî düşüncenin teorisyenlerinden biri de Yahyâ b. Muâz er-Râzî'dir. O zühd döneminin belirgin vasfı olan Allah Korkusu (havf) yerine ümidi (recâ) ikame eden bununla bağlantılı olarak mahabbetten açık şekilde bahseden ilk isimlerden biridir. Mısırlı ünlü Tasavvuf tarihi araştırmacısı Ebu'l-Alâ Afîfî onu "Nişâbur'da üçüncü asrın ikinci yarısında yaşamış olan üç büyük sûfînin ilki" olarak nitelendirmektedir. Bu çalışma ile onun az bilinen hayatı ve fikirleri gün ışığına çıkarılmakta duaları ve özlü sözleri okuyucuya sunulmaktadır.