Nefes gibi yakın dudaklarıma elleri dizleri kan saçları kir kokusu zehir bir adamken düşlerim
Düş gibi düştü teninden ellerim yıkıldı duvarlar kâbuslar gerçek rolü verilmiş aktör gibi rol yaptı
Sis Tiyatrosu'nda.
Engel olunamazdı gerçeklerin çıkmazında onun ''ben'' kokusuna
Can dokusuna kanımdan dikilmiş giysileri giydirdiler "an" boşluğunda
Ten kokusuna âşık olduğum "TİLBE" ismini verdiler sana Konuşamadım.
Alfabesi Tanrı'da unutulan medeniyetti sanki dilim
Bu yüzden ayrılık diline bir türlü alışamadım.