Hepimiz farkındayız sayısız imge ve mesajın bombardımanı altındayız. Öyle ki yarın geriye dönüp baktığımızda bugünleri naif bir iyimserlikle de hatırlayabiliriz. Nasıl direniyoruz ya da sürükleniyoruz? Internet televizyon sosyal medya endişeli modernlik rasyonel ahmaklık duygusuzluk kaba menfaatçilik fantezi ve paranoya ile içiçe yaşıyoruz. Eva Illouz eleştirel kuramı kullanarak ve ondan ayrılarak yakın dönemin zihniyetini tartışıyor. Psikolojik ve politik mutluluk içeren kendini gerçekleştirme kavramının nasıl biçim değiştirdiğini irdeliyor. Adorno'yu izleyerek benliğin metalaştırılması sürecinde farklı kurumların yakın ilişkisine dikkat çekiyor: psikolojik ikna kişisel gelişim edebiyatı nasihat endüstrisi devlet ilaç şirketleri ve internet teknolojisi modern psikolojik özbenliğin temelini biçimlendirme konusunda iç içe geçmişlerdir iddiasında bulunuyor. Duyguları sermayeye bağlayan kendi içinde çelişkili mantığı mercek altına almaya çalışıyor.
Sosyal mesafe ortak özelliklerin yokluğundan değil bu özelliklerin soyut doğasından kaynaklanır. Uzaklık insanların ortak hiçbir şeyi olmadığında değil ortak noktaları fazla olduğunda ortaya çıkar. Diğer bir deyişle uzaklık insanların artık günümüzde ortak ve son derece standartlaşmış bir dil paylaşmalarından kaynaklanır.
İlginç ve ölçülü bir bugün eleştirisi... Eleştirel kurama taze bir katkı...