Kim sevmez ki çocukluğa ve gençliğe ait şeyleri. Hayalleri mozaikler kadar renklidir onların. Umutları sular kadar saf ve berraktır. Gözyaşları pırıl pırıldır. Hanginiz istemez çoğu zaman çocuk ve genç olmayı? Fakat zamanı geri çevirmek çok zordur artık. Bir rüzgar kalmıştır geriye sizi geçmişe sürükleyecek bir rüzgar: hatıra kırıntıları ve düşler bahçesi. Sizi çocukluk ve gençlik yıllarına sürükleyecek hatıra kırıntıları ve düşler bahçesi... Bazen tazelenmiş hatıra ve düşlerle yüreğinizdeki yaraları deşeceksiniz. Bazen canınız yanacak gözyaşlarınıza hakim olamayacaksınız. Bazen de tatlı bir tebessüm tufanına sarılacaksınız. Bazen de iç dünyanızın derinliklerine inmeye çalışacak; oralardan paslanmış çivileri kara toprağın bağrına karışmış altın ve elmasları çıkartmak isteyeceksiniz. Belki zor olacak iç dünyanızın kapılarını aralamak içeriye dalmak... Bıyıkları henüz terlemiş çocuklar gibi merdiven korkuluklarından jet hızıyla kaymak isteyeceksiniz. Aşağıya. Hayatınızda böyle bir tat hiç olmadığı için onlara hem imrenecek hem de özeneceksiniz. Etrafınıza bakınacaksınız ''Acaba benim bu düşüncemi okuyanlar var mı?'' diye. Belki de utanarak yadırganmaktan endişe ve korku duyacaksınız.