Erkeklik salt bir "cins" olma hali değil bir ömrü yaşama biçimidir aynı zamanda. Erk iktidardan güçten gelir ama aslında "zaaf"tan zayıflıktan beslenir. Erkin zaafı kurucu değil yıkıcı uyarıcı değil uyuşturucudur. O köklerinden yayılan istemsiz bir uykudan beslenir; o uykuyla büyür gelişir. Erkle budaklanan "erkeklik" halleri uyanmak istemez karabasan gibi üstüne çöken o adamlığı içselleştirir büyütür; zaafını köklerine saklayarak kudretini görkemli yapraklarında dünyanın en şahane ağacının kendisi olduğunu sanarak sergiler. Zaaflarından beslenen sanrılarla sanrılarından doğan göstermelik gücüyle dolaşır dünyayı erk. Yalnızca erkeklerle değil kadınların içine gizlenerek de dolaşır.
Şule Öncü'nün okuyucuyu erkeklik üzerine hikâyelerle cinsiyet duvarlarına çarptığı Zaaf yalnızca erkekleri değil kadının erkekleşmesini cinsiyetle çevrilmiş hayatların içinde büyüyen zayıflıkları da sorguluyor.
Erke dair ne varsa hepsinin arka bahçelerinde dolaşacaksınız.