Popüler tarih kitaplarıyla ünlü Claudia Hamptonölüm döşeğinde sessiz sedasız yatarken aslında zihninde en önemli eserini yazmaktadır: Bir dünya tarihi. Belki de daha çok kendi dünyasının tarihi...
Tarih eğer birçok sesten oluşan bir bileşimse Claudia'nın kişisel mozaiğini de hayatına girmiş farklı kişiler oluşturur: II. Dünya Savaşı sırasında savaş muhabirliği yaparken tanıştığı hayatının aşkı Tom; yakınlıkları zaman zaman tehlikeli bir hal alan kardeşi Gordon; ondan beklediği şefkati bir türlü göremeyen kızı Lisa; artık "tarihten emekli olmuş" annesi ve himayesine aldığı Macar öğrenci Laszlo...
Tarihin doğrusal bir hatta ilerlediğini kabul etmek yerine geri dönüşler ve anlatıcı değişimleri ile "kendine has bir biçim" geliştiren bu anlatı tüm özgünlüğüne rağmen kişisel tarihleri kuşatan "büyük tarihe" teslim olacaktır.
Penelope Lively güçlü kurgusal yapısı ve dönemini etkili bir şekilde yansıtan anlatımıyla 1987 yılında "Booker Ödülü"nü kazanan Ay Kırıkları ile modern zamanların en inandırıcı ve akılda kalıcı kadın karakterlerinden birini edebiyat tarihine armağan ediyor.