Şarkılarını söylemekten asla vazgeçmediler...
Balkan bozgununun acısının henüz silinemediği hüzünlü yıllar. Jöntürk Devrimi'yle sona eren istibdat döneminin ardından Fenerbahçe Galatasaray Beşiktaş gibi kulüpler kuruluşlarını ilan etmiş öncesinde sadece Çamlıca ve Göksu'da bir araya gelebilen kızlı erkekli gençlerin birbirlerine aşk mektuplarını ilettikleri yerlere spor sahaları da eklenmiştir.
Ancak 1914 yazının ortalarında dev Alman zırhlıları Goeben ve Breslau'nun İngilizlerden kaçıp Boğaz'a demir atmasıyla kentin üzerine kara bir bulut çöker. Türk donanmasına katılan bu iki zırhlı maalesef ki tüm imparatorluğun kaderini kökünden değiştirecektir. İstanbul sokaklarını dolduran binlerce Alman denizciyle kurulan dostluklar neticesinde Fenerbahçe ile Goeben takımı arasında bir karşılaşma düzenlenir. Bu maçın ardından Rusya şampiyonu Odesa tarafından ülkesine davet edilen Fenerbahçe Büyük Petro vapuruyla yola çıkar. Şenliklerle karşılandığı bu ışıltılı liman kentinde Hariciye Nezareti'nden gelen bir kriptolu telgrafla gençlerin yaz rüyaları sona erer... Donanmayıhümayun zırhlılarının ocaklarına daha çok kömür atılırken doldurulan topların emniyeti açılmış harp düzenine geçilmiştir.