Kur'an-ı Kerim'i çeşitli yönlerden incelemek mümkündür; fakat bütün incelemeler neticede iki esas üzerinde birleşir: Dil ve fikir... Kur'an-ı Kerim edebî bir eser olduğu kadar aynı zamanda bir doktrin kitabıdır.
Kur'an-ı Kerim'in dil ve belagat sanatı yönünden incelenmesi büyük ölçüde onun nazil olduğu Arap dilinin derinliğine bilinmesini gerektirir. Ancak araştırmamızın özellikle muhatap kabul ettiği üniversite camiasının büyük çoğunluğunun bu dili bilmemesinden dolayı meselenin bu yönü üzerinde durmayacağız...
Kur'an-ı Kerim hakkında ciddi ve faydalı bir araştırma yapabilmek için Arap olmaya veya bir Arapça bilmeye ihtiyaç duyulmayan bir başka saha daha vardır: Onun edebî üslûbu altında keşfedilen fikirler hazinesi...
Biz bu fikirleri üç noktada inceleyeceğiz: 1. Doktrinin mahiyeti; yani bilgi ve hareket gibi iki ezelî problemi çözme hususunda takdim ettiği çözüm yollarının tamamı. 2. Doktrinin doğruluğunu ispatlamak için kullandığı ikna vasıtaları. 3. Risaletine izafe ettiği ilahi ve mukaddes vasfını ispat ediş şekli. İyi bir Kur'an tercümesine sahip olmak şartıyla saydığımız bu hususlarda Arapça bilmeden Kur'an-ı Kerim'i tetkik etmek mümkündür. Bu eserimizle böyle bir çalışma sahasına katkıda bulunmayı hedef almış bulunuyoruz.