On üç yaşında olmak zordur özellikle de biri sizi öldürmeye çalışıyorsa.
Terli korsanlarla dolu Basıkhava Adası'nda ondan nefret eden dayakçı iki kardeş ve hiçbir şeyden anlamayan öğretmeni dışında konuşacak kimsesi olmadan büyüyen Egg'in hayatı zaten hiç kolay değildir.
Ama babası tüm aileyi gizemli bir iş için inanılmaz derecede zengin Gündoğumu Adası'na götürüp tuhaf bir kaza sonucu kardeşleriyle birlikte ortadan kaybolunca Egg Pembroke ailesinin muhteşem malikânesine konuk olur ve ailenin sivri dilli güzel kızı Millicent'le tanışır. Hayatı en sonunda mükemmeldir artık.
Ta ki biri onu uçurumdan atmaya çalışana kadar.
Egg kendini bir anda katil korsanlar kötü niyetli işadamları ve tuhaf yerli efsaneleriyle dolu korkunç bir dünyada yaşam mücadelesinin içinde bulur. Birilerinin neden onu öldürmek istediği konusundaki gizemi çözmek için güvenebileceği yegâne insanlar Millicent ve tek kollu kafayı hafifçe sıyırmış bir miçodur.
Bu maceraya siz de katılın. İyi ki yapmışım diyeceksiniz.