"Kişi içinde kenidini bulduğu ürünlere daha bir ilgi duyuyor. Sanıyorum bir sanatsal ürünü okurken geçmişini yeniden yaşama ve yaşamı yeniden kavrama gereksiniminden geliyor bu. Bu dürtüyle olacak ortaokuldan bu yanaki okumalarımda önemli bir yer tutuyor konusunu köylülükten alan ürünler. Aslında o ve daha sonraki dönemlerde en çok okunurluk niteliğini de koruyordu bu alandaki ürünler. Birçok yönden "edebiyatın halklaşması" süreci yaşanıyordu. Yalnız köy kökenli sanatçılar ve okurlar değil kent kökenli sanatçı ve okurların önemli bir bölümü de bu sürecin içindeydi. Kırsal kesim insanını içerden yansıtan ustalıklı ürünler bu kesimden gelenleri başka kent insanını bir başka çekiyor sarıyordu...