Geçmişte İstisna sayılabilecek durumların normların önüne geçtiği bir dönemden geçiyoruz. Kanımca bunun temel nedeni uzun zamandan beri üzerinde yürümekte olduğumuz anayolun çok çeşitli etmenlere bağlı olarak artık bizi insanlık olarak daha ötelere taşıyacak niteliklerini kaybetmiş olmasıdır.
Bu kaybetme durumu bir süreç olarak aşamalı gerçekleşmiş olsa da biz aynı gözlerle bakmayı sürdürdüğümüz için belki de bazı bakımlardan donanımımız ancak buna yetebildiği için gerekli gözden geçirmeleri ve bağlantılı iyileştirmeleri yapmayı öteledik.
Yaşadığımız ya da şahit olduğumuz her karmaşa toz duman kirlilik bu temel nedenle bağlantılıdır.
Evin dipli köşeli temizlendiği günlerde nasıl toz duman kaplarsa ortalığı yuvamız olan her yer için ülkemiz ve dünya için de aynı durum geçerli. Hem iç hem de dış dünyalarımız için bu durum geçerli. Yalnızca temizlemek yetmeyecektir ; artık işe yaramayan maddi zihinsel ve ruhsal biriktirilenleri tasfiye etmek de gerekecektir. Bizi besleyen değerleri ise her zamankinden daha fazla koruyup kollamak gerekiyor. Onlar insanlığı yüceltecek değerlerdir. Bağımlılıkları besleyerek güçlendiren ya da insanları tektipleştiren bireysel hakları görmezden gelen hurafeler veya bilim adına yapışılan dogmalar değil.
21. yüzyıl insanlığı doğruya götüren bir yüzyıl olabilir. Bunun için hayatın her alanında sağlıklı uzlaşma çabalarına ihtiyaç var.
Her alan insanın hem dış dünyayı hem de kendisini iç dünyasını doğru anlayıp uzun erimli yaklaşımlarla gelişimsel yönde yeniden düzenlemesini talep ediyor.
" Dünyada görmeyi istediğiniz değişimin kendisi olunuz." Mahatma Gandhi