Nöbetçi assubay havalandırma için dışarı çıkan mahkûmların ardından koğuşu kontrol etmek üzere içeri girdiğinde yerde bileklerini kesmiş kanlar içinde yatan Necati'yi gördü. Yanına koştu. Büyük bir feryatla kapının arkasında bekleyen askere bağırmaya başladı.
Çavuş! Hemen doktoru çağır buraya!
Bu sırada gözüne Necati'nin yatağının başucunda duran mektup çarptı.
Hemen zarfı açtı. Okumaya başladı.
Gitmeseydin be Mahidem... Her zamanki gibi demlenseydik Son kez otursaydık Recep Usta'nın yerinde Dökseydik içimizi Tazeleseydik anılarımızı Sarabilseydik keşke yaralarımızı...