İster Resmi Mushaf tertibine göre ister nüzul sırasına göre okunsun anlamak ve hayata taşımak maksadıyla Kur'an'a yönelen herkes onun rehberliğinden kendi kapasitesi ölçüsünde istifade eder. Dolayısıyla önemli olan Kur'an'ın hangi sıraya göre okunduğu değil hangi amaçla okunduğudur. Nüzul sırasına göre yapılan okuma Kur'an'ın cahiliye toplumunda işe nereden başladığını vahyin nasıl bir seyir izlediğini ve buna bağlı olarak Hz. Peygamber'in ve Mekke'de ona tabi olan bir avuç insanın nasıl bir inşa sürecinden geçtiklerini anlayabilmemiz açısından yararlıdır.
Nüzul sıralamasında 22. sırada yer alan Necm Suresi'nde putların -ki tefsirde de görüleceği gibi çok farklı bir anlam ifade ederler- isimleri ilk kez anılmış dolayısıyla kurulu düzen temelden ve açık bir biçimde eleştirilmeye başlanmıştır ki burası bir kırılma bir dönüm noktasıdır. Bu nedenle ilk yirmi bir sure -Necm Suresi'ne kadar- Mekke döneminin ilk yarısında başlı başına bir aşama -bir başlangıç aşaması- teşkil eder. Buna istinaden tefsirin ilk cildi ilk yirmi bir sureyle sınırlı tutuldu ve bu ilk cilde "Vahyin İlk Yılları" ismi verildi.