"Hep bileceğim ki arkamda yıkık bir kalp bıraktım ama o kalp tüm ruhu ve bedeniyle adım adım ensemde olacak. İşte yaşama dair gücü bundan alacağım. Hep dik dur ayakta kal sevgili. Dik dur ki ezilmeyesin. Ben başaramadım.
Eyyy sevgili! Ben yaşamı bırakmadan sen sakın beni bırakma. Seni canından bile çookk seven Melisa..." dedi ve son noktayı koydu karagözlüsüne yazdığı notta. Sessiz çığlıklarını da yanına alarak orayı terk etti. Sel olmuştu gözyaşları. Bacakları titriyor midesi bulanıyor yorgun bedenini ayakta tutmakta zorlanıyordu. Coştukça coştu yüreği. Taksiye bindi ve başına gelebilecekleri göz önüne alarak evine gitmek üzere yola düştü. Aldığı yalnızca bir nefes olacaktı yaşama dair. "Çocuklarım..." dedi başka da bir şey diyemedi...
"Eyyy hayat mutlu musun? Sen kazandın ama unutma ki çocuklarım için direnmeye devam edeceğim."
Hayattı bunun adı. Değer miydi çocuklar için kendi yaşamından vazgeçmeye?
"Evettt!" diyordu "Evett her şey çocuklarımız için!..."
SEVGİLİ'YEEEE!...