Richard Stites Rus İmparatorluğu'nun son yıllarından Bolşevik Devrimi'ne evrilen toplumsal düş ve girişimleri yalnızca Marksizm ve onun Lenin tarafından yorumlanması ya da parti politikalarıyla ilişkilendiren genel kanıya itiraz ediyor. Marksizm'i devrimden ayırmıyor ancak devrim sürecindeki ütopyacılığın ve sosyal deneyin ruhsal ve toplumsal kökenlerinin Rus tarihindeki -halkın entelijensiyanın ve devletin- ütopyacı geleneklerinin çarpışma ve birleşmelerinde olduğunu gösteriyor.
Bolşevik vizyonun ve Sovyet devriminin 1917'den kurgulanandan çok daha farklı bir devlet yapısına ulaştığı ve bürokratik bir devlet aygıtının belirginleşmeye başladığı 1930'lara uzanan serüvenini zihinsel kurgular toplumsal ritüeller ve deneysel yaşamlar üzerinden aktarmayı başarıyor.