Yüce Yersu bana gönderdiğin haberleri aldım. Halkımı kurtardın. Benim canımı kurtardın. Canım senin yoluna fedadır." dedi saygıyla.
Yersu bu savaşçı insana dikkatle baktı. Geniş omuzları asil yüzü ve omuzlarına kadar inen düz saçlarını seyretti. Loş ışıkta birer derya gibi parıldayan yeşil gözlerine hayranlıkla daldı. "Yoksa " diye iç geçirdi. Bu genç insana karşı hislerini tarttı. Tamamen farklı ırktan bir vahşiydi o. "Hayır ona âşık değilim" diye geçirdi içinden. Ama ne yaparsa yapsın onu izlemekten ve onu düşünmekten vazgeçemiyordu. İşte şimdi de bu pınar başında onunla buluşmak istemişti. Buraya gelince Bumin'in onu hissedip geleceğinden de emindi nedense. İlerleyip Bumin'in yanına geldi. Bumin hala yeşil gözlerini ona dikmiş yerde diz çökmüş bekliyordu. Onu omuzlarından tutup kaldırdı.
"Kalk yiğit insan ve bir daha da benim önümde eğilme." Dedi.