Bir zamanlar Giritli bir genç varmış. Bu delikanlının en fazla hoşlandığı şey yalnız başına deniz kıyısında oturup çenk çalmakmış. Tellerden çıkan ses o denli güzelmiş ki sanki deniz bu sesi duyunca sakinleşir kıyıya onu dinlemeye gelirmiş. Yine böyle güzel hoş bir yaz günü delikanlı sakin mavi denizin kıyısına oturmuş çenkini çalarken çok güzel bir denizkızı belirivermiş. Sudaki kayalardan birinin üzerine oturup delikanlının çalıgısını dinledikten sonra dalgaların arasında kaybolmuş.