Köyler dahil olmak üzere bu yörede kararlar Halk Komiteleri aracılığıyla ve demokratik bir şekilde alınırdı. Buralarda biz doğrudan halk demokra-sisinin temellerini atmaya çalıştık. Kararlar saydam uygulamalar kolektif bir şekilde yapılırdı. Çözümü de halk ile birlikte planlardık. Orada akıttığı-mız ter ve sarf ettiğimiz emek karşılığını bulmuştur!
Bu kitap Zonguldak'ta maden işçileriyle omuz omuza direnenlerin Fat-sa'da "halk yönetimi" oluşturanların Ordu'da Giresun'da fındık mitinglerini örgütleyenlerin Rize'de Hopa'da "çayda sömürüye son" diyenlerin Samsun'da Artvin'de faşist saldırıları göğüsleyenlerin Ünye'de Pazar'da Aybastı'da tefeciliği ve karaborsacılığı engelleyenlerin Perşembe'de trolcülere karşı balıkçıların hakkını savunanların resmi tarih kitaplarında yazmayan gerçek hikâyesidir.
Bu kitap Devrimci Yol'un "fırtınalı bir denizde" Karadeniz Bölgesi'ndeki mücadele serüvenidir!
Onlar ki Gümüşhane'de yoksul çocuklar için patates ekmeyi de Bula-nık'ta köy camiini onarmayı da çocukların kendi şarkılarını söyledikleri korolar oluşturmayı da devrimcilik saydılar!
Bu kitap Fikri'nin Şehittin'in Cumali'nin Ahmet'in Erkan'ın Ayşe'nin ve yumruklu yıldız olmuş nice devrimcinin alın teridir!
Bu kitap Gezi eylemlerinde direnen gençlere 30 küsur yıl öncesinden gönderilen bir selamdır!
Bu kitapta anlatılan bizim hikâyemizdir! Geçmiş unutulmasın diye... Gelecek umut edilsin diye...