"Ey gözlerimin miline konan karanfil kırmızısı!
Biz düşlerine diz çöküp 'Ömrümce senin esirinim...' diyebilen cesaretli acizlerdik. En önden yer tuttuğumuz sinema biletlerini çöpe atıp acı çekmeye başımı koydum. Başladığım yere dönüyorum her yola çıkışımda. Her sokak başında bir deniz her denizin karası bir sokak başı. Sessizliğin senden ayrıldığı vakit bana yerleştiğini söylemiş miydim? Kendimden sana sensizleştiği susmalara dahi dilsizleştiği bir oyunun ortasında kaç perdelik nefes hakkım kalmıştır ki? Arkama bakıp tekrar önüme dönene kadar bitti hayatım. Uzadı acılarım. Gelmediğin her gün her saat bir nesil daha tükeniyor kalemimden.
Hiç evren yeni hayat müjdecisini terk eder mi?"