Çayın demi olur da sözün demi olmaz mı?
Demlenmemiş çay nasıl ham kalırsa demlenmemiş söz de ham kalmış demektir. O halde sözü de çay gibi demlemek lâzım. Sözün demlenmesi için şairin şiiri üzerinde döne döne durması gerek. Ses anlam duygu düşünce musiki ve hayâl bakımından kıvamını bulmamış söze şiir denebilir mi? Bir Hadis-i Şerif'te : "Şiir vardır ki sihirdir; hikmettir bazen şiir." buyurulmaktadır. Mevlânâ: "Hamdım piştim yandım." diyor. Üstad Necip Fazıl şiirlerini mükemmelleştirme ameliyesinden bir ömür boyu vazgeçmemiştir. Yemekteki lezzet bile bir kıvam meselesi değil midir? Roman için "zaman sanatı" diyorlar. Şiir başka bir şey midir sanki?
İnsanı yaşatan nasıl kan ise sözü kelâmı ölümsüz kılan da onun özsuyu kanı demi değil midir?