Kurtuluş Savaşında devrim ateşine çıra oldu Öğrencisini o savaşa nefer yaptı muallim... 1920lerde hastaya yaralıya yetime barınak; askere fanila-çorap üreten atölye; Kuvayi Milliyeye toplantı mekânıydı okul...
Üstü acık köhne arabasından inip 5-10 adım yürüdü ki sıradağlar beyaz bulutların koynundan henüz çıkıyordu. Şafağı yırtan ışıklar boz kalpağına düşerken şu mısralar döküldü Atatürk'ün ağzından:
Dağ başını duman almış gümüş dere durmaz akar.
Güneş ufuktan şimdi doğar yürüyelim arkadaşlar...
Türk milletini güneşin doğacağına inandıran bu marş kadar sevilenine rastlanmadı yeryüzünde...
Atatürk şöyle diyordu: "Türk çocuğuna verilecek eğitim mutlaka laik olmalı; bundan ırkdin mezhep sosyal sınıf farkı olmaksızın herkes yararlanmalıdır. Okullarımızda kız ve erkek öğrenciler bir arada okumalıdır."