"Kentleşme ve sanayileşme birçok Üçüncü Dünya ülkesinde ve Tükiye'de yaşanan hızlı toplumsal değişme sürecinin iki önemli boyutudur. Kent toplumunda sanayileşmenin yol açtığı toplumsal farklılaşma ve tabakalaşma bu çalışmanın temel eksenini oluşturmaktadır. Daha kesin bir ifadeyle emek-yoğun kapitalist sanayilerde sermayenin nasıl ve hangi yollardan biriktiği bu sürece bağlı olarak ortaya çıkan sanayicilerin ve işçilerin birbirleriyle ilişkileri ve iç farklılıkları incelenen başlıca konulardır. Geleneksel zenaatlerin veya küçük üreticilerin değişme süreci içerisindeki konumları oynadıkları rol ve geleceğin kent ekonomisindeki önemleri yukarıda değinilenlerle birlikte ele alınmakta ve tartışılmaktadır.
Yaklaşıma ilişkin bazı noktaları vurgulamak istiyorum. Birincisi değişme süreci tüm karmaşıklığı çeşitliliği ve zenginliği ile sergilenmeye çalışılmıştır. Bu amaçla basitleştirici genellemelerden çelişik ve zıt yönlü gelişmeleri gözardı etmekten ve verileri dar modeller ve kavramsal çerçeveler içerisine hapsetmekten özellikle kaçındım. İkincisi bu tür verilerin toplunmasına ilişkindir: Bilgiler kapalı uçlu anket sorularından çok sohbetler tartışmalar doğrudan gözlemler ve hatta geliştirilen arkadaşlık ilişkileri yoluyla elde edilmiştir. O nedenle ölçme ve istatistiki analiz yapmaya uygun veriler zayıf kalmış kavramsal incelemelere ışık tutacak türden bilgiler ön plana çıkmıştır. Üçüncüsü toplumsal değişmenin mikro düzeyde değerlendirilmesi ile yetinilmemiş ampirik bilgiler son yirmi yılın bu konulara ilişkin yetinilmemiş ampirik bilgiler son yirmi yılın bu konulara ilişkin evrensel bulgularının ve kuramsal tartışmaların merkezine oturtulmaya çalışılmıştır."
Sencer Ayata