Gaspıralı Türk Milleti'nin bir bütün olduğuna inanıyordu. Coğrafi ayrılıkları ve lehçeyi bu bütünün önünde bir engel olarak görmüyordu. Bu düşüncesinde dile büyük bir önem veriyor sade bir Türkçe ile konuşup yazmanın bu bütünlüğü sağlamada önemli bir adım olacağına inanıyordu.
Dil konusunda gösterdiği özverili çabaları eğitim konusunda da gösteren Gaspıralı İsmail ilk okulunu 1884 yılında Bahçesaray'da açmıştır. Yeni bir yöntemle okumayı ve yazmayı kısa zamanda öğreten okulların sayısı gittikçe artmış 10 yıl içinde bu yöntemle eğitim veren 100 kadar okulun açılmasına öncülük etmiştir. Araştırmacılara göre bu rakam daha sonra 5 bine kadar ulaşmıştır.
Fikirleri çıkardığı Tercüman Gazetesi aracılığıyla Kafkasya Kazan Sibirya Türkistan Çin İran ve Mısır'da tanınan Gaspıralı 1907'de Kahire'de bir İslam Kongresi toplayabilmek için büyük çaba sarf etmiş1910'da ise Hindistan'a giderek Bombay'daki Encümen-i İslamiye'nin toplantılarına katılarak görüşlerini anlatmıştır.
Türk Dünyası'nın gördüğü ender zeki ve idealist şahsiyetlerden birisi olan Gaspıralı İsmail sadece Rusya Türkleri'nin değil bütün Müslümanlar'ın meseleleriyle yakından ilgilenmiştir.