Diyarbakır Türkmen Alevileri bir bakıma sınırlarla beraber unutulan ve unutturulan ilişkiler ve coğrafyanın varlığını hatırlatmakta veya dikkat çekmektedir. Bundan dolayı bu çalışma Diyarbakır Türkmen Alevileri örneği üzerinden sınırları aşan ve sürdürülmeye çalışılan ilişkilere doğrudan olmasa da değinmektedir. Sınırların işaret ettiği yeni mekan sınır ötesi mekanın kaybına neden olmuştur. Mekanın kaybı aynı zamanda mesajın da yitimi anlamına gelmektedir. Mesajın yitimi varlık alanına işaret eden mekanın anlamsızlaşmasına ve belirsizleşmesine neden olmaktadır.
Türkiye Cumhuriyeti kurulduktan kısa bir süre sonra sınırlara ilişkin yapılan anlaşmaya paralel olarak sistematik bir şekilde Diyarbakır Musul ve Halep'te yaşayan Türkmenler arasındaki bağlantı giderek azalmış ve kopmuştur. Diyarbakır ve çevresindeki Türkmenler Erzurum Şanlıurfa Gaziantep Musul ve Halep Türkmen hattıyla doğrudan irtibatlıdır. Adı geçen bölgelerde yaşayan Türkmenlerin büyük çoğunluğu Alevidir ve yine bu toplulukların büyük bir kısmı Hacı Bektaş'ı kendilerine büyük pir olarak kabul etmektedirler. Cemleri okudukları duaları nefesleri buyrukları Türkmen dilindedir.
Günümüzde Musul ve çevresinde yaşanan Şii Sünni çatışmasının merkezinde Türkmen Aleviler bulunmaktadır. Artık bu çatışmanın yeni alanı Halep ve çevresine kaymıştır. Türkmen Aleviler meydana gelen mezhep çatışmaları içerisinde dönüştükleri hakim unsurun parçası haline gelmektedir. Halbuki Diyarbakır Türkmen Alevileri başta olmak üzere sınır ötesi bu bölgelerin tarihi coğrafyasına dair hafızayı muhafaza etmekte ve giderek bu hafıza silinmektedir.
Diyarbakır Türkmen Alevilerinin her geçen nüfusları azalmakta ve yerleşik oldukları yerleşim yerlerini birer birer terk etmektedirler. Birçok köy Türkmen Alevi köyü olarak bilinmesine rağmen artık Alevi nüfusu bulunmamaktadır. Geride kalan köyler de yavaş yavaş azalıp bitmek üzereler. Diyarbakır merkeze bağlı Kadıköy ve Şerabi ile Bismil köylerinden Aşağı ve Yukarı Darlı'da Alevi nüfusu kalmamıştır. Çınar ilçesi Şükürlü köyünde Alevi nüfusu son yirmi yılda üçte ikisini kaybetmiştir. Görünen o ki yakın zamanda Diyarbakır çevresindeki Alevi köylerinden geriye Türkmenhacı ve Seyit Hasan kalacaktır.